Hz. Ali (k.v.) buyurdu ki: İlim mâldan hayırlıdır. Çün*kü iüm seni korur mâlı sen korursun... İlim öğretmekle artar; mâl harcamakla tükenir. Hayâtta iyi ameller kazanmak ilim sayesinde olduğu gibi öldükten sonra da iyi hâtıraları yaşamak yine ilim sayesinde mümkündür.
Mâlın faydası sahibinin ölümü ile yok olur. Fakat âli*min ilmi dünyâ durdukça yaşar.
Dikkat ediniz benim göğsümde büyük ilim vardır. Eğer ehlini bulsaydım... Ne yazık ki istekliler ya itimatsız kimselerdir; dîni dünyâ menfaatine âlet eder ve ilâhî nimetler ile Allah'ın velîlerine ve kullarına karşı üstünlük taslamak isterler.
Veya hakîkat ehline uyar fakat (hakîkati teşhisten âciz olduğu için) ilk nazarda kalbine şüphe tohumu ekilen dünyâ lezzetlerine düşkün ve şehvetlerinin peşinden akıp giden kimselerdir.
İşte böyle ilim sahiplerinin ölmesiyle ilim de sönüp gidecektir. Yine de yeryüzü boş kalmaz. Bunlar ya herkesin görebileceği şekilde aşikâre bulunurlar veya Allâhü Teâlâ'nın hüccetlerini korumak için gizli kalmayı tercih ederler. Çünkü bunların sayıları az kıymetleri yüksektir. Zâtları gizli fakat hâtıraları gönüllerdedir. Allâhü Teâlâ hüccetlerini onlarla korur.
Hattâ onlar kendilerinden sonra gelenlere bu hüccetleri emânet eder ve kalblerine yerleştirirler. Ruhları âlî makamlarla alâkalı bedenleriyle dünyâya sahip olurlar. İşte bunlar yeryüzünde Allâhü Teâlâ'nın dostlarıdırlar. Dînine davet ederler. (Sonra ağlayarak...) "Be*nim heves ettiğim işte bunlardır" dedi.
|